Blog

Sır Psikoloji

Blog

Aile-Ici-Iletisim-ve-Catisma-Cozme.png

14 Ağustos 2024 Sır Psikoloji

Aile, toplumun temel yapı taşıdır ve bireylerin ilk sosyal deneyimlerini edindikleri, büyüdükleri ve geliştiği yerdir. Sağlıklı bir aile ortamı, bireylerin fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimleri için hayati öneme sahiptir. Aile içindeki iletişim ise bu sağlıklı ortamın oluşmasında kilit rol oynar. İletişim, aile bireylerinin birbirleriyle düşüncelerini, duygularını ve beklentilerini paylaşmalarını sağlayan bir köprüdür. Ancak, iletişim sadece sözlü olarak gerçekleşmez; beden dili, mimikler ve ses tonu da iletişimin önemli unsurlarıdır. Aile içindeki iletişimin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi, aile bireylerinin birbirlerini anlamalarını, desteklemelerini ve sorunları birlikte çözmelerini kolaylaştırır.

Aile İçi İletişimin Önemi

Aile içi iletişim, bir ailenin sağlığını, mutluluğunu ve refahını belirleyen en önemli faktördür. Bu bölümde, aile içi iletişimin önemini çeşitli yönleriyle ele alacağız.

Bireysel gelişim ve mutluluk

İletişimin açık ve sağlıklı olduğu bir ailede, bireyler kendilerini ifade etmekten çekinmezler. Duygularını, düşüncelerini ve ihtiyaçlarını rahatça dile getirebilirler. Bu durum, bireylerin kendilerini daha iyi anlamalarına, özgüvenlerini geliştirmelerine ve genel mutluluk düzeylerini artırmalarına yardımcı olur. Ayrıca, sağlıklı iletişim, bireylerin stresle başa çıkma becerilerini geliştirmelerine ve zorluklarla daha kolay başa çıkmalarına olanak tanır.

Aile bağlarının güçlenmesi

Sağlıklı iletişim, aile bireylerinin birbirlerini daha iyi anlamalarını ve birbirlerine daha yakın hissetmelerini sağlar. Açık iletişim, güven duygusunu artırır, yanlış anlamaları önler ve aile bağlarını güçlendirir. Ortak paylaşımlar, karşılıklı anlayış ve destek, aile bireylerini birbirine daha da bağlar. Özellikle çocukların ebeveynleriyle kurdukları güçlü bağlar, onların sağlıklı gelişimleri için hayati öneme sahiptir.

Sorun çözme becerilerinin gelişimi

İletişim, aile içinde karşılaşılan sorunların çözümünde kritik bir rol oynar. Açık iletişim, sorunların daha erken fark edilmesini sağlar ve çözüm için ortak bir zemin oluşturur. İletişimin güçlü olduğu ailelerde, bireyler sorunlarını saklamak yerine, konuşarak çözmeye çalışır. Bu durum, hem bireylerin problem çözme becerilerini geliştirmelerine hem de ailenin daha uyumlu bir şekilde çalışmasına yardımcı olur.

Çocukların gelişimi

Aile içi iletişim, çocukların gelişiminde belirleyici bir rol oynar. Çocuklar, ebeveynlerinin iletişim tarzını gözlemleyerek öğrenirler. Ebeveynlerin açık, dürüst ve saygılı iletişim kurmaları, çocukların da aynı şekilde davranmalarına örnek olur. İletişim becerileri gelişmiş çocuklar, okulda ve sosyal hayatlarında daha başarılı olurlar, daha sağlıklı ilişkiler kurarlar ve zorluklarla daha iyi başa çıkarlar. Aynı zamanda, sağlıklı iletişim, çocukların kendilerini güvende hissetmelerini sağlar ve duygusal gelişimlerine katkıda bulunur.

Toplumsal etkiler

Aile içinde öğrenilen iletişim becerileri, bireylerin topluma daha iyi uyum sağlamalarına yardımcı olur. İletişim becerileri gelişmiş bireyler, daha sağlıklı ilişkiler kurar, işbirliği yapar ve toplumun genel refahına katkıda bulunur. Aile içi iletişimin kalitesi, kuşaktan kuşağa aktarılan bir mirastır ve toplumun genel sağlığı üzerinde uzun vadeli etkilere sahiptir. İletişim becerileri güçlü aileler, daha uyumlu bir toplumun inşasına katkıda bulunur.

Aile İçi İletişimin Temel İlkeleri

Aile içi iletişim, sadece ne söylendiği değil, aynı zamanda nasıl söylendiği ile de ilgilidir. Sağlıklı iletişimin temeli, belirli ilkelere dayanır. Bu bölümde, aile içi iletişimi güçlendirecek temel ilkeleri ele alacağız.

Aktif dinleme

Aktif dinleme, sadece duymak değil, aynı zamanda anlamak anlamına gelir. Karşımızdaki kişiyi dikkatle dinlemek, onun duygularını ve düşüncelerini anlamaya çalışmak, sağlıklı iletişimin temelini oluşturur. Aktif dinleme, konuşmacıya değer verildiğini hissettirir ve iletişimin daha etkili olmasını sağlar.

Empati kurma

Empati, karşımızdaki kişinin duygularını ve bakış açısını anlamaya çalışmaktır. Aile içinde empati kurmak, farklılıkları anlamaya ve kabul etmeye yardımcı olur. Empati, çatışmaların çözümünde ve daha derin bir bağ kurulmasında önemli bir rol oynar. Empati kurabilen bireyler, başkalarının ihtiyaçlarını daha iyi anlar ve onlara daha destekleyici bir şekilde yaklaşır.

Açık ve dürüst iletişim

Aile içindeki iletişimin açık ve dürüst olması, güven ortamının oluşmasını sağlar. Düşünceleri, duyguları ve ihtiyaçları açıkça ifade etmek, yanlış anlamaları önler ve sorunların çözümünü kolaylaştırır. Ancak, açık iletişimde bulunurken karşımızdaki kişinin duygularını incitmemeye özen göstermek de önemlidir.

Saygı

Her birey, düşünceleri, duyguları ve inançlarıyla saygı görmeyi hak eder. Aile içinde saygı göstermek, farklılıklara hoşgörüyle yaklaşmayı ve herkesin kendini değerli hissetmesini sağlar. Saygı, sağlıklı iletişimin temel taşlarından biridir ve aile bireylerinin birbirlerine karşı daha duyarlı olmalarına yardımcı olur.

Olumlu dil kullanımı

Olumlu dil kullanımı, iletişimin daha yapıcı olmasını sağlar. Eleştiri yerine övgü, suçlama yerine istekte bulunma, olumsuz duyguları ifade ederken bile yapıcı bir dil kullanma, aile içindeki iletişimin kalitesini artırır. Olumlu dil kullanımı, bireylerin birbirlerine daha yakın hissetmelerini ve daha iyi iletişim kurmalarını sağlar.

Beden diline dikkat etme

İletişim, sadece sözcüklerle değil, aynı zamanda beden diliyle de gerçekleşir. Göz teması kurmak, gülümsemek, açık bir beden duruşu sergilemek, iletişimin daha olumlu olmasını sağlar. Beden dili, sözel mesajları destekler ve iletişimin etkisini artartırır. Beden dilinin sözel mesajlarla uyumlu olması, iletişimin daha etkili olmasını sağlar. Örneğin, birisine kızgın olduğumuzu söylerken gülümsemek, mesajın kafa karıştırıcı olmasına neden olabilir.

Geri bildirim

Geri bildirim, iletişimin çift yönlü olduğunu gösterir. Karşımızdaki kişinin söylediklerini anladığımızı göstermek için geri bildirim vermek önemlidir. Geri bildirim, sadece olumlu olmak zorunda değildir. Yapıcı eleştiriler de, karşımızdaki kişinin kendini geliştirmesine yardımcı olabilir. Ancak, eleştirileri yapıcı bir şekilde ifade etmek ve karşımızdaki kişinin duygularını incitmemeye özen göstermek önemlidir.

Farklı iletişim tarzlarını anlama

Her bireyin farklı bir iletişim tarzı vardır. Bazı insanlar duygularını açıkça ifade ederken, bazıları daha içe dönük olabilir. Farklı iletişim tarzlarını anlamak, aile içindeki iletişimi güçlendirir. Karşımızdaki kişinin iletişim tarzını anlamak, onunla daha etkili iletişim kurmamıza yardımcı olur.

Aile İçi Çatışma

Aile, bireylerin ilk sosyal deneyimlerini edindikleri, büyüdükleri ve geliştiği yerdir. Sağlıklı bir aile ortamı, bireylerin fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimleri için hayati öneme sahiptir. Ancak, her ailede olduğu gibi, zaman zaman anlaşmazlıklar ve çatışmalar yaşanabilir. Aile içi çatışmalar, farklı düşüncelere, beklentilere, değerlere veya iletişim sorunlarına bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bu çatışmaların sağlıklı bir şekilde yönetilmemesi, aile bireyleri arasında gerginliğe, kırgınlığa ve hatta kopukluğa yol açabilir.

Aile içi çatışmaların nedenleri çeşitlilik gösterir. Bunlar arasında, farklı kişilikler, iletişim sorunları, ekonomik sıkıntılar, çocuk yetiştirme tarzları, ev işlerinin paylaşımı, kayınvalide-gelin ilişkileri, kardeşler arası rekabet ve kıskançlık gibi faktörler sayılabilir. Çatışmaların şiddeti ve sıklığı da aileden aileye farklılık gösterebilir. Bazı ailelerde çatışmalar nadiren yaşanırken, bazı ailelerde ise sürekli bir gerginlik ve anlaşmazlık ortamı hakim olabilir.

Aile İçi Çatışmaların Nedenleri

Aile içi çatışmalar, birçok farklı nedene bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bu nedenler, ailenin yapısı, bireylerin kişilikleri, yaşam koşulları ve iletişim becerileri gibi çeşitli faktörlerden etkilenir. Bu bölümde, aile içi çatışmaların en yaygın nedenlerini ele alacağız.

  • İletişim sorunları: İletişim, aile içindeki ilişkilerin temelini oluşturur. İletişimin yetersiz veya sağlıksız olduğu durumlarda, yanlış anlamalar, kırgınlıklar ve çatışmalar ortaya çıkabilir. Aile bireylerinin birbirlerini dinlememeleri, eleştirel bir dil kullanmaları, duygularını ifade etmekte zorlanmaları veya birbirlerini suçlamaları, iletişim sorunlarına ve dolayısıyla çatışmalara yol açabilir.

  • Farklı beklentiler ve değerler: Aile bireylerinin farklı beklentileri ve değerleri olması, çatışmaların önemli bir kaynağıdır. Örneğin, ebeveynlerin çocuklarından beklentileri, çocukların kendi hedefleri ve hayalleri ile örtüşmeyebilir. Benzer şekilde, eşlerin birbirlerinden beklentileri, evliliklerinin farklı aşamalarında değişebilir ve bu da çatışmalara yol açabilir.

  • Rol ve sorumlulukların paylaşımı: Ev işlerinin paylaşımı, çocuk bakımı, maddi sorumluluklar gibi konularda aile bireyleri arasında anlaşmazlıklar yaşanabilir. Rol ve sorumlulukların adil bir şekilde paylaşılmaması, bazı bireylerin kendilerini değersiz hissetmelerine ve çatışmaların ortaya çıkmasına neden olabilir.

  • Ekonomik sıkıntılar: Maddi zorluklar, aile içindeki stresi artırabilir ve çatışmalara yol açabilir. İşsizlik, borçlar, düşük gelir gibi ekonomik sorunlar, aile bireylerinin birbirlerine karşı daha tahammülsüz olmalarına ve daha kolay tartışmalarına neden olabilir.

  • Kişilik çatışmaları: Aile bireylerinin farklı kişilikleri olması, anlaşmazlıkların ve çatışmaların ortaya çıkmasına neden olabilir. Örneğin, içe dönük bir birey, dışa dönük bir bireyle yaşarken iletişim sorunları yaşayabilir. Benzer şekilde, mükemmeliyetçi bir birey, daha rahat bir bireyle yaşarken sürekli eleştirilerde bulunabilir ve bu da çatışmalara yol açabilir.

  • Dış etkenler: Aile dışındaki faktörler de aile içi çatışmalara katkıda bulunabilir. Örneğin, iş yerindeki stres, arkadaş çevresindeki sorunlar veya toplumsal olaylar, aile bireylerinin ruh halini etkileyebilir ve evdeki huzuru bozabilir.

  • Nesiller arası farklılıklar: Farklı kuşaklara ait aile bireyleri arasında, değerler, inançlar ve yaşam tarzları konusunda farklılıklar olabilir. Bu farklılıklar, özellikle geleneksel aile yapılarında, çatışmalara yol açabilir. Örneğin, ebeveynlerin çocuklarının yaşam tarzını veya tercihlerini onaylamaması, aile içi gerginliğe neden olabilir.

Ayrıca okuyun: Aile İçi Çatışmaları Çözme ve İlişkileri Güçlendirme


Aile-Ici-Catismalari-Cozme-ve-Iliskileri-Guclendirme-1200x801.jpeg

1 Ağustos 2024 Sır Psikoloji

Aile hayatı inişli çıkışlı bir yolculuktur. Beklentilerin çarpışması, anlaşılmamaktan duyulan kırgınlıklar, zaman zaman yükselen sesler… Hepsini deneyimlemiş olabiliriz. Ancak bu çatışmaların aile bağlarını koparmasına izin vermek yerine, sevgiyi ve saygıyı temel alan çözüm yolları bulmak elimizde.

Sevgi Dolu Bir Yuva İçin Pratik Rehberiniz

Duygularınızı açık ve net bir şekilde ifade edin

Aile içi iletişim, çatışmaların çözümünde kilit rol oynar. Ancak çoğu zaman duyguların yoğun olduğu anlarda yanlış anlaşılmalara yol açacak şekilde iletişim kurarız. İşte size yardımcı olacak ipuçları:

  • “Ben dili” kullanın: Suçlayıcı cümleler yerine, duygularınızı ve ihtiyaçlarınızı “ben dili” ile ifade edin. Örneğin, “Sen dağınık davranıyorsun” yerine, “Dağınıklık ortamında kendimi iyi hissetmiyorum. Birlikte toplamamıza ne dersin?” diyebilirsiniz.
  • Aktif dinleme: Karşı tarafı gerçekten dinleyin. Sözünü kesmeden, beden dilinizi olumlu tutarak anlamaya odaklanın. Dinlerken duyduklarınızı özetleyerek karşınızdakinin anlaşılma duygusunu güçlendirin.
  • Empati kurun: Kendinizi diğer aile bireylerinin yerine koymaya çalışın. Onların bakış açısını anlamaya ve hislerini doğrulamaya gayret gösterin.

Herkesin fikirlerine değer verin

Aile bireyleri birbirinden farklı kişilik ve bakış açılarına sahip olabilir. Bu farklılıkları zenginlik olarak görmek ve herkesin fikirlerine saygı duymak önemlidir.

  • Eleştiriyi yapıcı bir şekilde sunun: Karşı tarafı kırmadan, davranışının sizi nasıl etkilediğinden bahsedin.
  • Kişilik saldırısından kaçının: Kişisel özelliklere yönelik eleştiriler yerine, o anki davranışa odaklanın.
  • Ortak kararlar alın: Aile ile ilgili önemli kararları birlikte alın. Herkesin fikrini söylemesine ve tartışmaya alan açın. Uzlaşmacı bir tavırla ortak noktada buluşmaya çalışın.

Win-Win durumları yaratın

Çatışmaların çözümü için sorunu net bir şekilde tanımlamak önemlidir. Sorunun kaynağını bulduktan sonra ise çözüm odaklı yaklaşmanız gerekir.

  • Fırtına beyin oturumu düzenleyin: Aile bireyleriyle bir araya gelerek tüm çözüm önerilerini ortaya atın. Herkesin fikrini dikkate alın ve en uygun çözümü birlikte belirleyin.
  • Esnek olun: Her zaman sizin istediğiniz gibi olmayabilir. Karşınızdakinin de ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak esnek davranmaya hazır olun.
  • Özür dilemeyi öğrenin: Yanlış yaptığınızı fark ettiğinizde özür dilemeyi ihmal etmeyin. Samimi bir özür, kırgınlıkları azaltarak ilişkileri güçlendirir.

Sakin kafayla daha kolay çözersiniz

Aile hayatının getirdiği sorumluluklar ve stres, çatışma riskini arttırır. Bu nedenle stresi yönetmek ve sakin kalabilmek önemlidir.

  • Kendinize zaman ayırın: Hobilerinize vakit ayırmak, sevdiğiniz şeyleri yapmak size iyi gelecek ve stresi azaltacaktır.
  • Rahatlama teknikleri deneyin: Derin nefes egzersizleri, meditasyon gibi teknikler sakinleşmenize yardımcı olabilir.
  • Fiziksel aktiviteyi hayatınıza dahil edin: Düzenli egzersiz, stresi azaltmanın ve kendinizi daha iyi hissetmenin etkili bir yoludur.

Düzenli olarak bir araya gelin ve konuşun

Sağlıklı iletişimin ve güçlü aile bağlarının temeli düzenli olarak bir araya gelmek ve konuşmaktır. Aile toplantıları, sorunları ortaya çıkmadan önce önlem almak ve birbirinizi daha iyi tanımak için harika bir fırsattır.

  • Planlı toplantılar düzenleyin: Haftada bir kere veya iki haftada bir gibi belirli aralıklarla aile toplantıları planlayın. Bu toplantılar için sakin ve huzurlu bir ortam seçin.
  • Gündem oluşturun: Toplantı öncesinde konuşulmasını istediğiniz konuları bir gündem oluşturarak sıralayın. Böylece zamanı verimli kullanabilir ve önemli konuların atlanmasını önleyebilirsiniz.
  • Herkesin fikrini dinleyin: Toplantıda herkesin eşit söz hakkı olduğundan emin olun. Çocuklar da dahil olmak üzere herkesin düşüncelerini ifade etmesine alan tanıyın.
  • Sorun çözme odaklı olun: Toplantılarda sadece sorunları dile getirmeyin, çözüm önerileri de geliştirin. Fırtına beyin oturumu yaparak birlikte en uygun çözümü bulmaya çalışın.

Gelenekler ilişkileri güçlendirir

Aile ritüelleri, birlikte geçirilen zamana anlam katar ve aile bağlarını güçlendirir. Bu ritüeller, basit şeyler olabileceği gibi özel günlerde yapılan kutlamalar da olabilir.

  • Ortak yemek saati oluşturun: Mümkün olduğunca birlikte yemek yemeye özen gösterin. Bu yemeklerde sohbet ederek ve birbirinizin gününü anlatarak iletişimi kuvvetlendirin.
  • Yatmadan önce masal okuyun: Çocuklu aileler için yatmadan önce masal okumak, güzel bir uyku rutini oluşturmanın yanı sıra aile içi bonding* için de faydalıdır. (*Bonding: İlişkide kurulan bağ)
  • Özel günleri kutlayın: Doğum günleri, yıldönümleri gibi özel günleri birlikte kutlamak aile içi birliktelik duygusunu arttırır.
  • Yeni gelenekler yaratın: Aileniz için yeni gelenekler yaratmak eğlenceli olabilir. Örneğin, her hafta sonu birlikte film izlemek, pikniğe gitmek veya yeni bir oyun öğrenmek gibi aktiviteler keyifli ve unutulmaz anılar yaratır.

Küçük Jestler büyük anlam taşıyor

Sevgi ve saygı, aile ilişkilerinin temel taşıdır. Bu duyguları sözlerle ifade etmek kadar davranışlarla da göstermek önemlidir.

  • Fiziksel temas kurun: Birbirinize sarılmak, öpmek veya el ele tutuşmak sevgiyi göstermenin basit ama etkili yollarıdır.
  • Yardımlaşın: Ev işlerini ve sorumlulukları birlikte paylaşın. Böylece yük hafiflerken, birbirilerine değer verildiği hissi güçlenir.
  • Kaliteli zaman geçirin: teknolojik aletlerden uzaklaşarak birlikte kaliteli zaman geçirmeye özen gösterin. Sohbet edin, oyun oynayın veya birlikte keyif aldığınız aktiviteler yapın.
  • Küçük sürprizler yapın: Eşinize veya çocuklarınıza zaman zaman küçük hediyeler alın, içten gelen bir not yazın veya sevdiği bir şey yapın. Bu küçük jestler sevginizi ve ilginizi gösterir.

Aile Kurallarının Önemi

Aile içinde belli kuralların olması güven ve istikrar duygusu yaratır. Bu kuralların birlikte belirlenmesi ve herkesin uyması önemlidir.

  • Yaşa uygun kurallar oluşturun: Çocukların yaş ve gelişim düzeylerine göre kurallar belirleyin. Kuralların net, anlaşılır ve uygulanabilir olduğuna dikkat edin.
  • Kuralların nedenlerini açıklayın: Çocuklara neden kurallara uymaları gerektiğini açıklayın. Böylece kurallara sadece korkudan değil, içselleştirerek uymaları sağlanabilir.
  • Sonuçları önceden belirleyin: Kural çiğnenildiğinde ne gibi sonuçlar olacağını önceden açıklayın. Verilen cezaların tutarlı ve adil olduğuna dikkat edin.
  • Kuralları birlikte gözden geçirin: Zaman zaman ailecek bir araya gelerek kuralları gözden geçirin. Gerekirse yeni kurallar ekleyebilir veya var olan kuralları değiştirebilirsiniz.

Sevgi ve Saygı Temelli Bir Yuva

Aile, hayatımızın en önemli dayanaklarından biridir. Aile bireyleri ile kurduğumuz ilişkiler, kişilik gelişimimizden ruh sağlığımıza kadar birçok alanda etkilidir. Sağlıklı ve mutlu bir aile ortamı yaratmak için ise karşılıklı sevgi, saygı ve iyi iletişim şarttır. Bu rehberde, aile içi çatışmaları çözme ve ilişkileri güçlendirme yollarına değindik.

Unutmayın, mükemmel bir aile yoktur. Her aile zaman zaman anlaşmazlıklar yaşayabilir. Önemli olan bu anlaşmazlıkları olgun bir şekilde çözmek, iletişimi koparmamak ve bir arada mücadele etmektir. Bu rehberde paylaştığımız ipuçları, aile ilişkilerinizi güçlendirmek ve mutlu bir yuva yaratmak için size yol gösterici olacaktır.


couple-doing-family-therapy-1200x800.jpg

18 Aralık 2019 Sır Psikoloji



Sır Psikoloji

STRATEJİK YÖNTEM


Kayseri Aile ve Çift Terapisi

Evlilik terapisi, aile terapisi veya çift terapisi birbirleri ile yakın kavramlar olup aile içerisinde ve toplumda çiftlerin kurdukları yakın ilişkileri inceler ve destekler.

Toplumumuzda insanlar evliliklerinin her zaman kusursuz olmasını isterler. İyi evlilikler elbette ki mümkündür ancak, kusursuz evlilikler mümkün değildir. İlişkilerin çoğu kusursuz bir başlangıca sahip olsa da ilişkiler uzun bir yolculuktur ve bu yolculukta zaman zaman inişler, çıkışlar mevcut olacaktır.

Aile terapileri, çift terapilerinin amacı ilişkinizde inişler, çıkışlar, virajlar yorgunluklar, yanlış anlamalar olsa da ilişkinizi tüm bu problemlere karşı hazırlıklı hale getirmektir. İlişki rotanızın daha güvenli bir şekilde ilerleyebilmesi için terapiler sizlere adeta bir tampon noktası oluşturur ve karşılaşacağınız problemleri en az zararla atlatmanızı sağlar.

Evlilik Terapisi Nedir?

Evlilik terapisinin anlamını net olarak oturtabilmemiz için ilk olarak evlilik kavramının tanımını net bir şekilde bilmemiz gereklidir. İlk olarak evlilik sadece düğün ile hayatını iki insanın birleştirmesi ve aynı ev içerisinde yaşaması değildir. Evlilik iki insanın ortak amaçlar doğrultusunda birlikte ihtiyaçlarını doyuma ulaştırması ve ortak bir hayat yapısı inşa etmesidir.

Evlilik insanların hayatı birbirlerine kolaylaştırmalarıdır. Aksi durumda evlilik içinden çıkılmaz bir hal alır ve her iki taraf için de yıpratıcı bir süreç başlar. Toplumumuz da bizlere hep evlilik içerisinde belirli roller biçildiğini görürüz ve evlendiğimizde bu rolleri taklit ederiz. Ancak her insanın karakteri ve evlilikten beklentileri birbirinden farklıdır.

Bu nedenle evlilikte oluşacak roller ve görev paylaşımları birbirinden farklı olacaktır. Bu nedenle evliliğinize belirli kalıpları uygulamak için değil kendi düzeninizi oluşturmak için başlamanız gereklidir.
Evlilik sürecinde karşınıza çıkan içinden çıkılmaz durumlarda ya da gözle görülmeyen ama çözümü de olmayan problemlerde hemen “gemileri yakmak”, pes etmek yerine çözüm yolları aramanız gereklidir. Bu noktada da devreye evlilik terapisi girmektedir. Evlilik terapilerine tek ya da eşinizle birlikte katılabilirsiniz. Ancak ilişkiye dair problemlerin daha sağlıklı ve hızlı bir şekilde çözüme kavuşması için eşinizle katılmanız önerilir.

Çift terapisine başvurulması gereken durumlar şöyledir:
İlişkinizde sürekli aynı kavgaları ediyor ve çözüm noktasında hiçbir aşama kaydedemeyip, aynı kısır döngüyü sürekli yaşıyorsanız.
İlişki içerisinde kendinizi değer görmeyen kişi gibi görüyorsanız.
Kendinizi ilişki içerisinde mutlu hissetmiyorsanız.
İlişkinize dair her şeyi denediğinizi ve artık hiçbir çıkar yol kalmadığını düşünüyorsanız.
Bu ve benzer durumları yaşayan çiftlerin sağlıklı bir şekilde ilişki sürdürebilmek için evlilik terapisi görmeleri gereklidir.
Stratejik Aile ve Çift Terapisine Kimler Katılabilir?
Aile ve çift terapisine katılmak için illa evli olmanız gerekli değildir. Çift terapisine:
Evlilik öncesi çiftler
Yeni evli çiftler
Küçük çocukları olan çiftler
Ergen çocukları olan çiftler
İleri yaştaki çiftler
Katılabilir.

Evlilik Öncesi İlişki Terapisi

Yukarda da belirttiğimiz gibi çift terapilerine katılabilmeniz için illa evli olmanıza gerek yoktur. Evlilik kararı almak üzere olan birçok çift ya da sevgililer de çift terapilerine katılabilmektedir. Evlilik olgusu insanlar için aşılması güç bir süreci temsil etmektedir.

Bu nedenle çiftler genellikle evlilik kararı alırlarken zorlanmakta ve bu süreçte tökezlemektedirler. Evlilik öncesi çift terapisi sayesinde evliliğe giden yolda aklınıza takılan soruları cevaplandırabilir, kendinizi ve partnerinizi bu süreçte daha iyi tanıyıp daha iyi anlayabilirsiniz.

Ayrıca evlilik öncesi çift terapisi sayesinde yol arkadaşınız ile ilişkinizin geleceği hakkında daha net düşüncelere sahip olabilir ve gitmek isteyeceğiniz rotayı kolaylıkla belirleyebilirsiniz.

Evlilik öncesi ilişki terapisi sayesinde çiftler ilerleyen dönemlerde ilişkilerinde karşılarına çıkabilecek zorluklar ve olumsuzluklarla başa çıkmayı ve mutlu ilişkiye dair bilmediklerini öğrenmeyi hedeflerler.

Yeni Evli Çiftler İçin Evlilik Terapisi

Özellikle evliliğin ilk yılları sağlam bir ilişki temelleri oluşturmak için bir hayli önemlidir. İki insanın aynı evde yaşamaya alışması, evliliğe ve evlilikte kişilere düşen görevlere alışma süreci, çevre faktörleri, eşinin ailesi ile anlaşma kaygısı gibi zorluklar bu süreçte yaşanır. Birçok çift evliliğin ilk dönemlerinde bu gibi problemleri aşamadıkları için boşanma noktasına gelirler.

Son yıllarda hayatımızda birçok şeyi hızlı tüketmeye ve tek kullanımlık olarak kullanmaya alıştığımız için maalesef ilişkilerimizde de bu problemleri yaşıyoruz. Tutkulu bir aşk ve sevgi içerisinde olan gençler ilk olarak evlilik konusunda ailelerini ikna etmek için çokça çaba gösteriyor, sonradan ise evliliklerinde yaşadıkları ilk problemde pes ederek boşanma yolunu tercih ediyor. Çoğu yeni evli çift için yıkıcı olmak yapıcı olmaktan çok daha kolay geliyor.

İnsanların çoğunun sahip olduğu “zamanla düzelir” düşüncesi çiftler üzerinde daha da yıkıcı bir etki yaratıyor. Çünkü hiçbir şey zamanla düzelmiyor, aksine zamanla daha içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Bu nedenle ilişkinin başında olan çiftlere çözemedikleri problemler karşısında çift terapisi almaları öneriliyor.

Küçük Çocukları Olan Çiftler İçin Evlilik Terapisi

Anne – baba olmak ilişki içerisindeki rollerin büyük bir hızla değişmesine neden oluyor. Özellikle ilk kez anne olan kadınlar çevreleriyle tüm iletişimlerini keserek sadece çocuklarına odaklanmak istiyor. Ancak bu yeni durum bilinçli bir şekilde yaşanmazsa ilişkinin gidişatı üzerinde olumsuz etkiler yaratıyor.

Çocuğun gelecekte nasıl bir yol çizeceği, çocuk yetiştirme esnasında yaşanan maddi sıkıntılar, çalışan annelerin işe dönme süreçleri, sorumlulukların paylaşımı gibi konularda anlaşamayan çiftler sonsuz bir döngü içerisinde kendilerini buluyor. Bu süreçte mutlaka kararlar ortak alınmaya dikkat edilmeli ve çiftler çocukları olmadan baş başa da mutlaka zaman geçirmelidir.

Ergen Çocukları Olan Çiftler İçin Evlilik Terapisi

Çocukluk döneminde genellikle çocuğunuz üzerinde yetki ve sorumluluk sahibi olarak onu yönlendirebilirsiniz. Ancak ergenlik dönemi kişilerin kendilerini tanıdıkları ve ne istediklerini deneyimleyerek öğrenmek istedikleri bir süreçtir. Ergenlik döneminde en sık yaşanan problemlerin başında iletişim sorunları gelmektedir.

Ergen bireyler günlük yaşam ve sosyal yaşam içerisinde daha özgür, daha bağımsız olmak isterler. Gençliğini fark eden birey her şeyi kendi yapma arzusunu hisseder. Maalesef ki aileler bu isteklere olumsuz yanıtlarla geri dönünce çatışmalar ve iletişim problemleri başlar.

Anne ya da babadan biri bu süreçte çocuğu rahatlatmaya yönelik tutumlar sergilerken diğeri baskıcı ve kendi kararlarını uygulamaya iten bir tutum sergiler. Özellikle aile bireylerinin bir araya geldikleri günlerde çocuklarınızı diğerleri ile kıyaslamak, onları yönlendirmek ve kendi düşüncelerinizi dikte etmek yerine gündelik sohbetler etmeyi tercih edin.

Ergen çocuğunuzla yaşadığınız bir problem veya tartışma varsa bu durumu günlere yaymayın ve çözüm konusunda baskıcı olmayın. Eğer çocuğunuzla aranızdaki iletişim problemlerini çözemiyorsanız mutlaka stratejik aile terapisi alın.

İleri Yaştaki Çiftler İçin Evlilik Terapisi

Çiftler özellikle çocukları olduktan sonra birbirlerini bir kenara bırakarak tüm ilişki ve iletişimlerini çocukları üzerinden yürütmeye başlarlar. Birbirlerine ayırdıkları zamanı azaltırlar ve tek konuştukları çocuklarının, evin problem ve ihtiyaçları olur.

Zaman ilerleyip çocuklar evden ayrıldıktan sonra çiftler artık birbirlerini tanımıyordur ve nasıl davrandıkları konusunda adeta birer yabancı olmuştur. Bu gibi durumlar ilerleyen yaşta ki çiftler arasında iletişim problemlerine ve anlaşmazlıklara nedenolmaktadır. Bu problemin önüne geçmek ilişki terapisi alınabilir. En temelde ise çiftler birbirlerine zaman ayırmayı unutmamalıdır.

Kayseri Aile ve Çift Terapisi Desteği Almak İçin Tıklayınız.

RANDEVU ALIN..

RANDEVU MAİL:






    İsminiz

    E-mail Adresiniz

    Doktor Tercihiniz

    Tarih

    Düşünceleriniz



    Sır Psikoloji

    Günümüzde yaşam koşullarının hızla değişmesi, bireyleri psikolojik, sosyal ve akademik yönden pek çok sorunla yüz yüze getirmektedir. Sorunlarımızla başa çıkabilmek için yalnızca kişisel gayretlerimiz yeterli gelememekte profesyonel bir yaklaşıma ihtiyaç duyulmaktadır.

    Bizler bu ihtiyacı fark edip 2016 yılında Sır Psikoloji Aile Danışma Merkezini kurduk.Kurumumuz T.C. Kayseri Valiliği tarafından ruhsatlandırılmış Aile Çalışma Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne bağlı özel bir kurumdur.

    Amacımız, bireylerin yaşam kalitelerini artmasını sağlayıp, bireysel iyilik hallerine, psikososyal gelişimlerine katkı sağlamak bunun içinde Psikoloji biliminin bilgi ve birikimlerini danışanlarımızın hizmetine sunmaktır.

    Copyright by Sır Psikoloji 2020. All rights reserved.